"Cemaatten ayrılanı kurt kapar"



İslâm ümmetinin en önemli ve öncelikli konularından bazıları 170’inci Kur’an Buluşmasının gündemindeydi:
Hablullah (Allah’ın ipi), i’tisâm (Kur’ân’a ve Sünnete bağlılık), cemaat, tefrika (ayrılık).
Bütün bu kavramlar, Âl-i İmrân sûresinin 103’üncü âyetinin ilk cümlesinde yer alıyordu. Biz de bu cümle üzerinde yoğunlaştık.
“Allah’ın ipi” tabiri ile kastedilen anlam ve âlimlerimizin bu konuda yaptıkları yorumlar üzerinde durduk.
Kur’ân’a ve Sünnete bağlılığı ifade eden “i’tisâm” kavramının Kur’an’da, Sünnette ve Ehl-i Sünnet âlimlerin izahlarındaki açılımlarına göz attık.
Cemaat ruhunun ibadetlerden başlayıp hayatın bütün safhalarına nüfuz eden bir ruh gibi İslâm ümmetine nasıl hayatiyet verdiğini / vermesi gerektiğini gördük. Bu arada Kur’an ve Sünnetteki “cemaat” kavramının bütün bir İslâm ümmetini ifade ettiğini, ümmet içindeki cemaatlerin ise bu üst kimliğin altında yer alan oluşumlar olduğunu veya olması gerektiğini bir kere daha hatırladık.
Allah’ın ve Resulünün cemaatten, yani ümmetin çoğunluğundan ayrı düşmeyi en büyük bir tehlike olarak gösterdiğini, bu arada “Sürüden ayrılanı kurt kapar” sözünün de hadis-i şeriflerde yer aldığını gördük.
Son olarak üzerinde durduğumuz husus ise, ümmet içindeki bütün ayrılık ve anlaşmazlıkların çözüm mercii idi. Kur’ân-ı Kerim, bu mercii Sünnet olarak gösteriyordu.
İlk cümlesi üzerinde durduğumuz 103’üncü âyetin kalan kısmı, bir sonraki Kur’an Buluşmasında ele alınacak.
***
Kaynak: yazarumit.com