Yoksullukları sebebiyle insanların değer vermedikleri mü’minlerin Allah katındaki değeri, 357. Kur’an Buluşmasının gündemindeydi.
İslâmın ilk yıllarında, Mekke’nin ileri gelen müşrikleri, etrafında
yoksul Müslümanların bulunuşu sebebiyle Peygamberimizin yanına gelmiyorlar, bu
suretle onların İslâma girme ihtimalleri kalmıyordu.
Bu konuyla ilgili olarak inen âyetlerde ise, her ne gerekçe ile olursa
olsun yoksul Müslümanları yanından uzaklaştırmaması konusunda Resulullaha, onun
şahsında da bütün Müslümanlara hitaben En’âm sûresinin 52-53. âyetlerindeki şu
şiddetli ifadeler yer alıyordu:
Sabah akşam Rablerinin rızasını dileyerek Ona dua edenleri yanından kovma. Ne onların hesabından sana bir sorumluluk vardır, ne senin hesabından onlara. Sakın onları kovup da zalimlerden olma.
Onları birbiriyle böylece imtihana uğrattık; onlar da “Aramızdan bunları mı Allah lütfuna lâyık gördü?” dediler. Şükredenleri en iyi bilen Allah değil mi?
Kur’ân-ı Kerimin diğer âyetlerini de dikkate almak suretiyle yaptığımız
değerlendirmelerde özetle şu tesbitleri yaptık:
·
Allah
katında değer ölçüsü, zenginlik olmadığı gibi fakirlik de değildir. Fakir
olsun, zengin olsun, Allah’ın rızasına talip olan kimse, erişilebilecek en
üstün şeye talip olmuştur.
·
Sabah
akşam Rabbinin rızasını dileyerek Ona dua eden kimselerin iç dünyalarını kimse
bilemez; kalblerde olanı ancak Allah bilir. Bakarsınız, dünyada kimsenin dönüp
de yüzüne bakmadığı bir kimse âhirette Allah’ın rızasına erişmiş ve kelimenin
tam anlamıyla sultan olmuştur. İnsan kimlerle beraber olduğuna, kimleri çağırıp
kimleri kovduğuna dikkat etmeli.
·
Onlarla
beraber bulunmayı kibirlerine yediremeyen dünyaca büyük mevki ve nüfuza sahip
kimselerin – bilhassa Müslümanların son derece zayıf ve çaresiz halde var olma
mücadelesi verdikleri bir zamanda – İslâma girmelerinden hayır beklemek “dünya
hayatının tantanasını arzulamak” şeklinde nitelendirilmiştir.
·
Sabah
akşam Rablerinin rızasını umarak Ona yakaran fukara takımının bu arzuları,
mevki, servet, şöhret, itibar ve iktidar sahiplerinin İslâma getireceği
faydadan çok daha değerlidir. Bu Allah katında böyle olduğu gibi Müslümanların
hayatında da böyle olmalıdır.
Kur’an
Buluşmalarının 357. bölümüne ait video kaydını şu adresten izleyebilirsiniz: