Misafirlerimiz yeni evlerinde



Ramazan’a yakın günlerde evimizi Allah minik misafirleriyle şenlendirmiş ve bu da bizi ziyadesiyle hoşnut etmişti (bk. https://umitsimsek.blogspot.com/2020/04/rahman-minik-misafirleri.html ). Biz onları en sevdikleri türden ballar ile ağırlıyorduk, onlar da sofranın etrafında tam bir zikir halkası halinde dizilerek bütün gün seyrine doyum olmayan resimler veriyorlardı.

Fakat Ramazan’ın son on gününde bu misafirlerimiz birden kayboldular ve bizi bir hayli endişelendirdiler. Acaba biz mi bir kusur etmiştik? Veya bir mutfak kazasına kurban mı gitmişlerdi? Ne kadar düşündüysek işin içinden çıkamadık.

Nihayet bayramın ikinci günü üçer beşer ortaya çıkmaya başladılar ve bir iki gün içinde hep beraber eski günlere döndük. Kayboluşlarının sebebi hakkında kesin birşey söyleyememekle beraber, tahminlerimiz iki şık üzerinde yoğunlaşıyordu:

Ya Ramazan’ın son on gününü itikâfta geçirmişlerdi. Veya, hanımın tahminiyle, uzun süre üst üste yedikleri bal yüzünden girdikleri şeker komasından henüz ayılmışlardı.

Derken dün aralarından bazılarının kanatlanmış bulunduğunu gördük. Bu yeni bir yuva açmanın habercisi olabilirdi.

Bugün ise, tezgâhın altındaki bir küçücük delik etrafında kümelenen karıncalar dikkatimizi çekti. Bir süre sonra da bir kanatlı karıncayı (muhtemelen Kraliçe) içeriye aldıklarını gördük.

Yeni bir yuva kurmuşlardı besbelli, fakat girişi bizim Boğazlar gibi jeopolitik önemi çok büyük bir yerde idi ve her türlü tehlikeye açık bulunuyordu. Ama üzerimize düşeni yapmakta gecikmedik. Derhal kapılarının üzerine 4,5 santim genişliğinde bir çardak (veya karınca dilinde her ne deniyorsa ondan) yaptık ve üzerine de karıncaların rahatça okuyabileceği büyüklükte “KARINCA EVİ” yazısını yazdık. Gerçi evlâdiyelik birşey olmadı, ama şunun şurası kaç günlük dünya ki?

Şimdilik minik misafirlerimizin bir şikâyetleri yok gibi görünüyor. Yine bir oraya bir buraya gidip duruyorlar, ne yaptıkları konusunda hiçbir ipucu bırakmıyorlar. Bal ikramımıza da eskisi kadar iltifat etmiyorlar. Ama başka ikramlarımızın da dönüp yüzüne bakmadılar.

Her neyse, biz onları seviyoruz, onlar da hayatlarından memnun görünüyorlar. Şimdilik haberlerimiz bu kadar; kayda değer bir gelişme olursa sizleri merakta bırakmayacağımızdan emin olabilirsiniz.