Daha düne kadar halk arasında büyük bir saygınlığı vardı. Fakat geldiği yere kendi maharetiyle gelmemişti. Onu halkın gözünde tenkit edilmez bir mevkie taşıyan şey, Risale-i Nur’un nüfuzuydu. Zamanı geldiğinde bunu kullanmasını çok iyi biliyor, tehlikeli zamanlarda ise bu eserlerle ve Nur’un hizmetiyle arasında hiç muârefe yokmuş gibi davranmayı tercih ediyordu. En sonunda, şükran borçlu olduğu bu eserlere karşı uzun zamandır içinde beslediği suikasti sahneye koydu. Risale-i Nur Müellifinin, vârislerinin, talebelerinin ve bütün Nur c…