Kuğunun dili


*

ÜMİT ŞİMŞEK


Gökte süzülüşü, gökten süzülüşü ve suda yüzüşü ayrı bir güzellik sergiler.

O, tepeden tırnağa kadar herşeyiyle bir güzellik, temizlik ve zarafet timsali olarak düzenlenmiştir. Yüzüşü, dönüşü, bir baş çevirişi, bir kanat katlayışı dahi bunu anlatmaya yeter.

Sanki zarafet, bir kuğu cismine bürünüp öylece dünyaya gönderilmiştir.

***

Kuğu, hayatı boyunca tek bir eş tutar. Onunla beraber yuva kurar, yavrular yetiştirir. Bütün sevgisini eşiyle ve yavrularıyla paylaşır. Kurulan yuva hiç sarsılmayacak ve eşlerden birinin ölümüne kadar sürecektir.

Anne kuğu yumurtaları, baba kuğu ise anneyi bekler. Arada bir yumurtalar itinayla çevrilir ve hepsinin eşit sıcaklıkta tutulması sağlanır.

Bu arada baba kuğuya, bir yandan eşini beslemek, diğer yandan da yuvaya göz kulak olup gerekli tadilâtları yapmak düşer.

***

Bir güzellik, temizlik ve zarafet timsalidir kuğu. Göklerde ve göllerde süzülüşü, en fasih bir lisandan daha açık şekilde güzelliği ve zarafeti anlatır insana.

Gözler, bir kulağın işitebileceğinden daha açık bir şekilde dinler kuğunun süzülüşünü.

O göller güzelini, bembeyaz bir cisme bürünmüş bir zarafet şeklinde seyreder.

Kusur bulamaz. Çünkü münezzeh bir güzelliğin habercisidir kuğu.

Yahut o güzellikten bir küçücük parıltı, bir minicik tebessüm.

Onu bulan, bir kuğuda bir dünyadan daha fazlasını bulur.