İnkâr edenlere gelince, Allah’ın azabından kurtulmak için onlar ne mallarından bir fayda görürler, ne evlâtlarından. Onlar ateş ehlidir; orada sürekli kalacaklardır.
Onların bu dünya hayatında harcadıkları şeyin durumu, kendilerine yazık etmiş bir topluluğun ekinine isabet ederek onu telef eden gürültülü ve dondurucu bir rüzgâra benzer. Aslında onlara Allah haksızlık etmemiştir, onlar kendi kendilerine yazık edip duruyorlar.
Âl-i İmrân, 3:116-117
İnkâr ve isyan ehlinin neye güvenerek Âlemlerin Rabbine karşı geldiği konusu, 178’inci Kur’an Buluşmasının başlıca gündemiydi.
Dünya çapında yaşamakta olduğumuz hadiselerin de apaçık gösterdiği gibi, para ve taraftar çokluğu, Allah’ın ve mü’minlerin düşmanlarını azdıran başlıca iki unsur idi. Ve bunlar, sadece bu dünyada geçici bir süre için bir değer ölçüsü niteliğini taşıyor, ondan sonra da kayıplara karışıp gidiyor ve sahiplerini Allah huzurunda günahlarıyla baş başa bırakıyordu.
Âyet-i kerimelerde bu konuyla ilgili olarak yer alan apaçık tehditlere toplu olarak göz attık. Bugün İslâm âleminin karşı karşıya bulunduğu düşmanlıkların altında yatan aldanmaların da Kur’ân-ı Kerimin haber verdiği durumdan hiçbir farkının bulunmadığını gördük. Bu arada, Müslümanları maddî güçlerine dayanarak esaret altında tutmaya çalışan kuvvetlere şuursuz olarak yardım etmek anlamına gelen davranışlar üzerinde de durduk.
UTESAV organizasyonuyla MÜSİAD’ın Sütlüce’deki genel merkezinde gerçekleşen Kur’an Buluşmaları, Cumartesi sabahları 7:00’de kılınan sabah namazı ve onu takiben ikram edilen simit-peynir-çaydan mürekkep bir kahvaltı ikramıyla başlıyor ve 7:30-9:00 arasında sunumlu olarak cereyan ediyor.
Kur’an Buluşmalarında hanımlar için de yer ayrılmış bulunuyor.