Siz hangi dinin mensubusunuz?

İslâm’ın en önemli şeâirinden biri olan başörtüsü yasaklanırken hiçbiriniz ortada yoktunuz.

Sakala, sarığa ve İslâm’ı hatırlatan herşeye karşı savaş açıldığında ortada yoktunuz.

İmam Hatip Okulları ve Kur’an kursları kapatılırken sesiniz çıkmıyordu.

Dindar gazeteciler güpegündüz kaçırılıp yetkisiz askerî mahkemelerde sözüm ona yargılanırken hiçbirinizin sesi çıkmıyordu.

Cemaatler, tarikatler ve bunlara bağlı sivil toplum kuruluşları en ağır baskılar altında sindirilmeye çalışılırken de zalimi alkışlamaktan ve onlara içtihad sevabı bağışlamaktan başka birşey yaptığınızı gören olmadı.

Fakat bankanız ve karanlık işler çeviren şirketleriniz gayrımeşru işleri sebebiyle incelemeye alınınca, yalan ve iftira üretim merkezi haline gelmiş gazete ve televizyonlarınıza tamamen yasalara uygun bir şekilde dokunulup da hesap sorulmaya kalkılınca topunuz birden sokağa dökülüyorsunuz.

Anlıyoruz, sizin için İslâmî değerlerin, şeâirin, dinî hak ve hürriyetlerin, hele sizden başka Müslümanların hiçbir değeri yok. Bunların hiçbirini uğrunda mücadeleye değer bulmazsınız, bunlara dokunan olursa da “Eyvallah” der, geçersiniz.

Yeter ki sizin çıkarlarınıza dokunan olmasın.

Hâlâ uyanmayacak mısınız, ey “Cemaat” tabanı!

Bir an için durup da, tepenizdekilerin sizi nasıl bir âkıbete sürüklemekte olduğunu düşünmeyecek misiniz?

O tepedekilere sormayacak mısınız, “Siz hangi dinin mensubusunuz?” diye.

Sorgulamayacak mısınız “Bizi hangi din uğruna savaşa sürüyorsunuz?” diye.

Etrafınıza bakıp da kimlerle ittifak ettiğinizi görmeyecek misiniz?

Kimlerle beraber haşrolunacağınızı düşünüp de titremeyecek misiniz?