Vatandaş, Türkçe konuşma!

ORHAN SEYFİ ORHON

Maçka’da Fransızca, Ayaspaşa’da Almanca, Degüstasyon’da İtalyanca, Beyker’de İngilizce, Maksim’de İspanyolca konuşan sahte vatandaş, sakın Türkçe konuşma!

Allah saklasın, dilimize, dinimize, devletimize karışsan, halimiz, istikbalimiz ne olurdu? Saltanatı nasıl kovar, İstiklâl Harbine nasıl girer, Lozan Sulhunu nasıl yapar, Cumhuriyeti nasıl kurar, millî varlığımızı nasıl korurduk?

Sen, dünyanın her tarafında beşinci kolsun! Lehistan’ı baştan başa yakan, Majino’yu içinden yıkan, Flandr’da cepheyi bırakansın! Sen demokrasinin yüz karası, hürriyetin zaafı, müsavat ve adaletin zararısın! Sen, nifaksın, hilesin, korkusun, paniksin, sabotajsın! Sakın şiveni, lehçeni, tafranı değiştirme! Fransızca düşün, İngilizce gül, Almanca söyle, İtalyanca kavga et, İspanyolca mırıldan! Bizim için seni mutlaka görmek, duymak, bilmek, ayırt etmek lâzım. Çünkü bizim asıl kuvvetimiz senden uzak oluşumuzdur. Millî varlığımızı, tesanüdümüzü, birliğimizi buna borçluyuz. Her zamanki gibi dilimize, edebiyatımıza, mektebimize, mahallemize, sevincimize ve derdimize karışma!

“Vatandaş, Türkçe konuş” sözü bir rica değil, tavsiye değil, ihtar değil, emir değil, hattâ lâf bile değil! Çünkü asıl Türk vatandaşı zaten Türkçe konuşuyor. Eğer başka bir dil söylüyorsa bu sadece zararsız bir lisan temrinidir. Öz dilini kuvvetlendirmek, güzelleştirmek, zenginleştirmek içindir.

Milletlerin nasıl ve niçin parçalandığını, imparatorlukların nasıl ve niçin kurulduğunu, zaferlerin nasıl ve niçin kazanıldığını görüyoruz! Ben sana asıl dileğimizi söylüyorum: Sakın Türkçe konuşma, sahte vatandaş! Birgün gelip de seni özünden, yüzünden tanımazsak bile, bari sözünden tanıyalım!